Bodrumumuzu ses geçirmez hale getirdik ve onu bir kayıt stüdyosu olarak kullanıyoruz.
- We soundproofed our basement and use it as a recording studio.
Kayıtlar yerine mümkün olduğu kadar çok canlı TV izlemeye çalışıyorum.
- I try to watch live TV as much as possible instead of recordings.
Umarım biri bunu kaydediyor.
- I hope someone is recording this.
Bu konuşmayı kaydediyor musun?
- Are you recording this conversation?
Bizi şimdi kaydetmiyor musun?
- Aren't you recording us right now?
Bunu kaydetmiyor musun?
- Aren't you recording this?
Dan bir ses kaydı ile Linda'nın suçunu kanıtladı.
- Dan proved Linda's guilt with an audio recording.