Hakimin kararı nihaidir.
- The judge's decision is final.
Biz nihai bir karar aldık.
- We've made a final decision.
Açlıktan ve yorgunluktan dolayı, köpek sonunda öldü.
- Because of hunger and fatigue, the dog finally died.
Romanın son sayfasını henüz okumadım.
- I haven't read the final page of the novel yet.
Mahkemenin kararı kesindir.
- The court's decision is final.
O bütçe henüz kesinleşmiş değil.
- That budget isn't yet final.
Gazetelere göre adam sonunda itiraf etti.
- According to the papers, the man has finally confessed.
Sonunda oturmak ve gazete okumak için zaman buldum.
- I finally found time to sit down and read the newspaper.
Sonunda onu polise teslim etmeye karar verdik.
- We finally decided to give him over to the police.
Dişi aslan sonunda ceylanı kovaladı.
- The lioness finally gave chase to the gazelle.