Sözünün adamı olmayı öğren ve hayallerini gerçekleştirmek için fırsatlar bul.
- Learn to be a man of your word and find opportunities to realize your dreams.
Çin'in hızla geliştiğini anlamak için geldim ancak Çin halkı nispeten acelesiz bir hayat yaşıyor.
- I have come to realize that China is developing quickly but the Chinese people live a relatively leisurely life.
Bir gün tasarrufun önemini anlamak için geleceksin.
- Some day you will come to realize the importance of saving.
Durumu fark etmek onun biraz zamanını aldı.
- It took him a while to realize the situation.
O geldikten sonra nerede olduğunu fark etmek biraz zamanını aldı.
- It took him a moment to realize where he was after he came to.
Planları yapmak onları gerçekleştirmekten daha kolaydır.
- It's easier to make plans than to realise them.
Tom neler olduğunu farketmeden önce, Polis zaten Mary'yi tutuklamıştı.
- By the time Tom realized what was going on, the police had already arrested Mary.
Tom'un orada sıcak karşılanmadığını farketmesi uzun zaman almadı.
- It didn't take Tom long to realize he wasn't welcome there.
Knighthood was not beyond the reach of any man who could by diligent thrift realize a good estate.