Boşanma adamda duygusal yaralar bıraktı.
- The divorce left the man with emotional wounds.
Kediler sahiplerininkine paralel duygusal alışkanlıklar gösterir.
- Cats show emotional habits parallel to those of their owners.
Ben çok hassas ve duygusal bir insanım.
- I'm a very sensitive and emotional person.
Bizden daha duygulular.
- They are more emotional than we.