Nadiren radyo dinlerim.
- I rarely listen to the radio.
Bu yapılar nadiren, kırk yılda bir, konuşma İngilizcesinde olurlar.
- These structures would rarely, if ever, occur in spoken English.
O seyrek olarak kiliseye gider.
- He rarely goes to church.
Ender vahşi hayvanların bu ülkeye ithalatı kesinlikle yasaklanmıştır.
- The importation of rare wild animals to this country is strictly prohibited.
Gerçek bir arkadaş ender bir kuş gibidir.
- A real friend is like a rare bird.
Bu biftek az pişmiş görünüyor. Yeterince pişmiş olup olmadığını merak ediyorum.
- This steak seems rare. I wonder if it was cooked long enough.
Benimkini az pişmiş istiyorum.
- I would like mine rare.
Yeteneğini göstermek için bu az bulunur fırsatı en iyi şekilde kullanmalısın.
- You should make the most of this rare opportunity to demonstrate your talent.
O seyrek olarak kiliseye gider.
- He rarely goes to church.
Hava raporları nadiren gerçekleşir.
- Weather reports rarely come true.
Yakında yaşamasına rağmen , onu nadiren görürüm.
- Although she lives nearby, I rarely see her.
Is this coffee well done or rare done?.
O, ayda yılda bir kiliseye gider.
- He rarely goes to church.
O seyrek olarak kiliseye gider.
- He rarely goes to church.
O, bayramdan bayrama kiliseye gider.
- He rarely goes to church.
O seyrek olarak kiliseye gider.
- He rarely goes to church.
Tom biriyle ender olarak konuşur.
- Tom rarely talks to anybody.
Bu yapılar nadiren, kırk yılda bir, konuşma İngilizcesinde olurlar.
- These structures would rarely, if ever, occur in spoken English.
Yakında yaşamasına rağmen , onu nadiren görürüm.
- Although she lives nearby, I rarely see her.
Sürücüler başlangıç çizgisindeler ve gitmek için çok istekliler.
- The drivers are at the starting line and raring to go!
Sürücüler başlangıç çizgisindeler ve gitmek için çok istekliler.
- The drivers are at the starting line and raring to go!
Frank pretended to rare back as if bedazzled, shielding his eyes with a forearm.
This makes him a rare bird, for most Democrats running for re-election are staying mum or apologising for their votes for reform.
We rarely go to the theatre.
... was Albert Einstein and I had the rare privilege of speaking at the Einstein Centennial several ...
... this veterinarian worshipped by geological history of rare intensity ...