التركية - الإنجليزية
تعريف rahi̇be في التركية الإنجليزية القاموس.
- rahibe
- nun
The nuns are singing.
-Rahibeler şarkı söylüyorlar.
Tom thinks he knows why Mary decided to become a nun.
-Tom Mary'nin niçin bir rahibe olmaya karar verdiğini bildiğini düşünüyor.
- rahibe
- priestess
- rahibe
- (female) priest, pastor, or minister
- rahibe
- druidess
- rahibe
- sister
Tom's sister is a nun.
-Tom'un kızkardeşi bir rahibe.
When she became a nun, she took the name Sister Teresa.
-O bir rahibe oldu, o Rahibe Teresa adını aldı.
- rahibe
- vestal
- rahibe manastırı
- nunnery
Every nunnery has its own rules.
-Her rahibe manastırının kendi kuralları vardır.
- rahibe adayı
- novice
- rahibe ait
- druidic
- rahibe ait
- druidical
- rahibe atkısı
- wimple
- rahibe başlığı
- cornet
- rahibe başlığı
- veil
- rahibe başörtüsü
- wimple
- rahibe benzer
- druidical
- rahibe benzer
- druidic
- rahibe manastırı
- nunnery, convent
- rahibe olmak
- become a nun
- rahibe olmak
- take vows
- rahibe olmak
- take the veil
- rahibe olmayan kadın
- laywoman
- rahibe olmayan kadın
- laywomen
- rahibe turnası
- (Hayvan Bilim, Zooloji) grus leucogeranus
- rahibeler
- nuns
The nuns are singing.
-Rahibeler şarkı söylüyorlar.
She was taught English by the nuns.
-Ona rahibeler tarafından İngilizce öğretildi.
- fakir hastalara bakan rahibe
- sister of mercy
- gönüllü çalışan rahibe
- lay sister
- hayır işlerine bakan rahibe
- sister of mercy
- manastıra bağlı rahibe
- conventual
- rahibe
- religious
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف rahi̇be في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) Kadın rahib
- rahibe
- Kadın rahip
- rahibe
- Kadın rahip: "İşgali müteakip tekmil yabancı kadınları, rahibeler ve hasta bakıcılar da dâhil, alıp götürdüler."- R. H. Karay