Hem editör hem de yayımcı benim kuzenlerim.
- The editor and the publisher are both my cousins.
Lütfen yayımcıdan kitabın bir kopyasını sipariş eder misin?
- Will you please order a copy of the book from the publisher?
Hem editör hem de yayımcı benim kuzenlerim.
- The editor and the publisher are both my cousins.
Editör ve yayıncı benim kuzenimdir.
- The editor and publisher is my cousin.
Kitabımı yayınlamak zorundayım.
- I have to publish my book.
Dan bir kitap yayınlamak istedi.
- Dan wanted to publish a book.
Dan bilimsel makalelerini yayımlamak için baskı altındaydı.
- Dan was under pressure to publish his scientific articles.
Bu yerel gazete, haftada bir yayınlanır
- This local newspaper is published once a week.
Senin kitabın ne zaman yayınlanacak?
- When will your book be published?
1935'de bir yazar, annesi tarafından sağlanan fonla bir şiir kitabı yayımlattı. İthaf yazısında, onun kitap müsveddesini kabul etmeyen tüm editörlere teşekkür etti.
- In 1935 a writer published a book of poetry with funds provided by his mother. In the dedication he thanked all the editors who had rejected his manuscript.
Kitabın ne zaman yayımlanacak?
- When will your book be published?