provide power, supply with power; set in motion, drive; inspire, motivate

listen to the pronunciation of provide power, supply with power; set in motion, drive; inspire, motivate
الإنجليزية - التركية

تعريف provide power, supply with power; set in motion, drive; inspire, motivate في الإنجليزية التركية القاموس.

power
güç

Tekne güç için bir motor kullanır. - The boat uses a motor for the power.

Kritik anlarda en güçlülerin bile zayıflara ihtiyacı vardır. - In critical moments even the very powerful have need of the weakest.

power
{i} yetki

Gözlem yetkileri üzerine bir deney sırasında, bu birimde iki yıl yaşamasın rağmen Tom oturma odası duvarında asılı resimlerden hiç birini tanımlayamadı. - During an experiment on powers of observation, Tom was unable to describe any of the pictures hanging on his living room wall, despite having lived in his unit for two years.

Egemen sınıf yetkilerinden vazgeçmez. - The ruling class will not surrender its power.

power
{i} üs [mat.]
power
sınama gücü
power
sulta
power
akım
power
nüfuz
power
yapma gücü
power
çok

Bazı insanlar hükümetin oldukça çok fazla gücünün olduğunu düşünüyor. - Some people think the government has way too much power.

Japonya'nın ordusu çok güçlüydü. - Japan's army was very powerful.

power
vekâlet
power
etki
power
{i} takât
power
{i} derman
power
bir sayın
power
erk
power
{f} güç sağlamak
power
(Tıp) Kuvvet, iktidar, kudret, yetenek, güç
power
ve kâletname
الإنجليزية - الإنجليزية
{f} power
provide power, supply with power; set in motion, drive; inspire, motivate

    الواصلة

    pro·vide power, sup·ply with power; SET in motion, drive; inspire, mo·ti·vate

    النطق

المفضلات