Pazartesinin protestoları çoğunlukla barışçıldı.
- Monday's protests were mostly peaceful.
2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır.
- In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.
O, protesto etmek için ağzını açmadı.
- He didn't open his mouth to protest.
Bütün öğrenciler savaşı protesto ettiler.
- All the students protested against the war.
Güney'in protesto etmek için iyi bir nedeni olduğunu söyledi.
- He said the South had good reason to protest.
O yeni planı protesto etti.
- He protested against the new plan.
Göstericilerle polis arasında şiddetli çatışmalar patlak verdi.
- Violent clashes broke out between the protesters and the police.
Polis, göstericilere birçok göz yaşartıcı bomba attı.
- The police threw many tear-gas grenades at the protesters.
İstifasını şirket politikasına itiraz ederek sundu.
- He submitted his resignation in protest of the company's policy.
O, protesto etmek için ağzını açmadı.
- He didn't open his mouth to protest.
Güney'in protesto etmek için iyi bir nedeni olduğunu söyledi.
- He said the South had good reason to protest.
I protest my innocence.
... those consciences? It will be individuals, it will be protests, it will be ideas, it ...