pronoun thine 1

listen to the pronunciation of pronoun thine 1
الإنجليزية - التركية

تعريف pronoun thine 1 في الإنجليزية التركية القاموس.

yours
saygılarımla
yours
seninki

Seninki çok garip bir hikaye. - Yours is a very strange story.

Benim görüşüm seninkine benzer. - My opinion is similar to yours.

yours
yours truly hürmetle
yours
ben

Kendini benim yerime koy. - Put yourself in my place.

Kendini benim yerime koy. - Put yourself in my position.

yours
senin

Senin bu iş planı neredeyse çok iyimser görünüyor. Bütün söyleyebileceğim onun bir boş hayalden daha fazlası olduğunu ummamdır. - This business plan of yours seems almost too optimistic. All I can say is I hope it's more than just wishful thinking.

O, senin bir arkadaşın mı? - Is he a friend of yours?

yours
sizin

Kaoru, şimdiye kadar en iyi tepki sizinki - büyük ödülü kazanırsınız. - Kaoru, yours is the best reaction so far - you win the grand prize.

Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum. - I want a jacket shaped like yours.

yours
sizinki

Kaoru, şimdiye kadar en iyi tepki sizinki - büyük ödülü kazanırsınız. - Kaoru, yours is the best reaction so far - you win the grand prize.

O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır. - In that respect, my opinion differs from yours.

yours
sizinkiler

Bizim çocuklar okulda; sizinkiler nerede? - Our children are at school; where are yours?

Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim? - I need a pencil. Can I use one of yours?

yours
seninkiler

Benim zevklerim seninkilerden oldukça farklı. - My tastes differ greatly from yours.

Benim ayakkabılarım seninkilerden daha büyük. - My shoes are bigger than yours.

yours
sizlerinki
الإنجليزية - الإنجليزية
yours