producing, or able to produce, in large measure; fertile; profitable

listen to the pronunciation of producing, or able to produce, in large measure; fertile; profitable
الإنجليزية - التركية

تعريف producing, or able to produce, in large measure; fertile; profitable في الإنجليزية التركية القاموس.

productive
{s} verimli

Almanya'da geçirdiğin yıl senin için çok verimliydi. - The year you spent in Germany was very productive for you.

İsim takarak insanları küçümsemeye çalışmak hiç verimli değildir. - Name-calling is never productive.

productive
productivelyverimli surette
productive
(Tıp) Ürün veren, verimli, doğurgan
productive
prodüktive
productive
(Dilbilim) üretimsel
productive
(Dilbilim) işlek
productive
hasıldar
productive
önümlü
productive
faydalı
productive
işleyip çıkaran
productive
yetiştiren
productive
mahsullü
productive
semereli
productive
münbit
productive
{s} bereketli
productive
(sıfat) üretken, yaratıcı, verimli, bereketli, kazançlı, kârlı
productive
{s} kârlı
productive
{s} yaratıcı

Üretken düşünce ve yaratıcılık; hayal gücü olmadan düşünülemez. - Productive thinking and creativity are unthinkable without imagination.

productive
{s} kazançlı
productive
prodüktif,verimli
الإنجليزية - الإنجليزية
productive
producing, or able to produce, in large measure; fertile; profitable

    الواصلة

    producing, or a·ble to produce, in large measure; fertile; pro·fi·ta·ble

    النطق

المفضلات