Uzak bölgeleri keşfetmekten hoşlanır.
- He enjoys exploring remote areas.
Avrupalılar, Amerikaları 15. yüzyıl sonunda keşfetmeye başladılar.
- The Europeans began exploring the Americas in the late 15th century.
Tatilimizi kırsal Fransa'yı keşfederek geçirdik.
- We spent our holiday exploring rural France.