present participle of reason

listen to the pronunciation of present participle of reason
الإنجليزية - التركية

تعريف present participle of reason في الإنجليزية التركية القاموس.

reasoning
muhakeme

Tom Mary'nin muhakemesini anlamadı. - Tom didn't understand Mary's reasoning.

Muhakeme gücümüzün hislerimiz tarafından gölgelenmesine izin verirsek her zaman yanlış ağaca havluyor oluruz. - If we let our reasoning power be overshadowed by our emotions, we would be barking up the wrong tree all the time.

reasoning
düşünce
reasoning
gösteriş
reasoning
akıl yürüterek
reasoning
akıl yürütme

Bu akıl yürütme gerçekten delice. - This reasoning is really insane.

Bu akıl yürütme ile ilgili temel bir hatadır. - This is an elementary error of reasoning.

reasoning
(Ticaret) mantıksal düşünce
reasoning
usa vurma
reasoning
mantıklı düşünme
reasoning
uslamlama
reasoning
{f} akıl yürüt

Bu akıl yürütme ile ilgili temel bir hatadır. - This is an elementary error of reasoning.

Bu akıl yürütme gerçekten delice. - This reasoning is really insane.

reasoning
mantık
reasoning
reason ikna et/akıl yürüt
reasoning
{i} (Felsefe) uslamlama, usavurma, muhakeme
reasoning
{i} usavurma
reasoning
{i} kanıtlar
reasoning
{i} tümevarım
reasoning
tümdengelimli usa vurma
reasoning
{i} nedenler
الإنجليزية - الإنجليزية
reasoning
present participle of reason
المفضلات