present participle of create

listen to the pronunciation of present participle of create
الإنجليزية - التركية

تعريف present participle of create في الإنجليزية التركية القاموس.

creating
{f} yarat

Moskova’da kendi elleriyle bir mucize yaratan genç bir Kırgız kadın, Dağıstanlıları şaşırttı. - A young Kyrgyz woman, creating a miracle with her own hands in Moscow, amazed the Dagestanis.

Küçük kozmetik detaylar hakkında endişelenerek zaman kaybetmektense web sitemiz için içerik yaratarak zamanımızı harcamalıyız. - We should spend our time creating content for our website rather than wasting time worrying about minor cosmetic details.

creating
yaratma

Din hala kullanımda olan çeşitli takvimleri yaratmada çok önemli bir rol oynamıştır. - Religion played a very important role in creating the various calendars still in use.

Sıfırdan bir ülke yaratmada bir deney gerçekleştirin. - Perform an experiment in creating a country from scratch.

الإنجليزية - الإنجليزية
creating
present participle of create
المفضلات