present participle of ceil

listen to the pronunciation of present participle of ceil
الإنجليزية - التركية

تعريف present participle of ceil في الإنجليزية التركية القاموس.

ceiling
tavan

Tom tavanı boyamanın gerekli olmadığına karar verdi. - Tom decided that it wasn't necessary to paint the ceiling.

Yapacak bir şeyiniz yoksa, odanızın tavanına bakın. - If you don't have anything to do, look at the ceiling of your room.

ceiling
{i} yükseklik sınırı
ceiling
tavan fiyatı
ceiling
(Askeri) farş
ceiling
(Ticaret) en yüksek fiyat
ceiling
{i} iç kaplama (gemi)
ceiling
(Askeri) BİR UÇAĞIN YÜKSELEBİLECEĞİ İRTİFA
ceiling
belirli şartlar altında bir uçağın yükselebildiği yükselti
ceiling
ceiling price azami fiyat
ceiling
azami sınır
ceiling
yeryüzünün çıplak gözle havadan görülebildiği en yüksek nokta
ceiling
iç kaplama
الإنجليزية - الإنجليزية
ceiling
present participle of ceil
المفضلات