Onlar bu projede beraber çalıştılar.
- They worked jointly on this project.
Tatoeba Projesi bizim sanal evimizdir.
- Tatoeba Project is our virtual home.
Projeyi sorunsuz olarak daha ileriye götürmek için, biz planı birkaç kez revize ettik.
- In order to progress the project smoothly, we have revised the plan several times.
Tom'un o proje üzerinde çok fazla zaman harcamayı planladığından şüpheliyim.
- I doubt that Tom planned to spend so much time on that project.