I looked around for a mailbox.
- Bir posta kutusu için etrafa bakındım.
My father painted the mailbox red.
- Babam posta kutusunu kırmızıya boyadı.
The next morning he found a handwritten letter in the letterbox.
- Ertesi sabah o, posta kutusunda elle yazılmış bir mektup buldu.
My father painted the letterbox red.
- Babam posta kutusunu kırmızı boyadı.