Bir polis memuru onunla konuşuyor.
- A police officer is talking to her.
O, bir polis memuru oldu.
- She became a police officer.
O, bir polis memuru oldu.
- She became a police officer.
Noktada on polis memuru vardı.
- There were ten police officers on the spot.
Bir polis memuru olduğunu Tom'a söyleme.
- Don't tell Tom you're a cop.
Polisler binanın içine gaz bombaları attılar.
- The cops threw tear-gas bombs into the building.
Polisler Tom'un kim olduğunu biliyor.
- The cops know who Tom is.