I love the smell of freshly baked bread.
- Ben taze pişmiş ekmek kokusu seviyorum.
I like my women like I like my almonds: baked and covered in chocolate.
- Kadınlarımı bademlerimi sevdiğim gibi severim: pişmiş ve çikolata kaplı.
How would you like your steak done?
- Bifteğinizi nasıl pişmiş istersiniz.
I'd like my steak well done.
- Bifteğimi iyi pişmiş istiyorum.
This steak seems rare. I wonder if it was cooked long enough.
- Bu biftek az pişmiş görünüyor. Yeterince pişmiş olup olmadığını merak ediyorum.
I would like mine rare.
- Benimkini az pişmiş istiyorum.
I'd like my steak well done.
- Bifteğimi iyi pişmiş istiyorum.
I like my meat well done.
- Etimi iyi pişmiş severim.
et orta pişmiş istiyorum.
Mary is really great. She cooked a wonderful meal for me and even washed the dishes herself.
- Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
The two boys cooked their meal between them.
- İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
What did you have for dinner? Grilled shrimp and baked zucchini with garlic sauce over rice noodles.
- Akşam yemeğinde ne yedin? Izgara karides ve pirinç erişte üzerinde sarımsak soslu fırında pişmiş kabak.
I like my meat well done.
- Etimi iyi pişmiş severim.
I'd like my steak well done.
- Bifteğimi iyi pişmiş istiyorum.