Benzin istasyonu haftanın yedi günü açık.
- The petrol station is open seven days a week.
Bir litre benzinin fiyatı 12 rupiye yükseltildi.
- The price of a litre of petrol has been increased by 12 rupees.
He was a petrol sniffer.
Coal, charcoal, coal coke and petroleum coke are used as fuels.
- Kömür, mangal kömürü, kok kömürü ve petrol koku yakıt olarak kullanılmaktadır.
The present world owes its convenient life to petroleum.
- Bugünkü dünya rahat yaşamını petrole borçludur.
Coal, natural gas and oil are the remains of plants and animals that lived millions of years ago.
- Kömür, doğal gaz ve petrol, milyonlarca yıl önce yaşamış bitki ve hayvanların kalıntılarıdır.
The Southeast is a major energy producer of coal, crude oil, and natural gas.
- Güneydoğu kömür, ham petrol ve doğal gaz ile ilgili önemli bir enerji üreticisidir.
Tom's company is drilling for oil.
- Tom'un şirketi petrol için sondaj yapıyor.
The geologists explored for oil on our farm.
- Jeologlar çiftliğimizde petrol için araştırma yaptılar.
The oil pipeline is leaking.
- Petrol boru hattı sızıntı yapıyor.
This oil well produces more than 100 barrels per day.
- Bu petrol kuyusu günde 100 varilden daha fazla üretiyor.
This oil well is going to make me rich.
- Bu petrol kuyusu beni zengin edecek.
This oil well is going to make me rich.
- Bu petrol kuyusu beni zengin edecek.
This oil well produces more than 100 barrels per day.
- Bu petrol kuyusu günde 100 varilden daha fazla üretiyor.
Tom works long hours at the oil refinery.
- Tom petrol rafinerisinde uzun saatler çalışır.
This figure is a mirror of the decrease in imports of crude oil.
- Bu şekil ham petrol ithalatının azaldığının bir göstergesidir.
Crude oil is refined at this plant.
- Ham petrol bu fabrikada arıtılır.