Firma eğitsel kitaplar yayınlıyor.
- The firm publishes educational books.
Bir eğitimsel psikolog tanıyorum ve ondan nefret ediyorum.
- I know an educational psychologist and I hate her.
Biz konuyu eğitimsel bir bakış açısından tartıştık.
- We discussed the matter from an educational point of view.
Evlilik karşılıklı olarak ve son derece eğitici olmalı.
- Marriage should be mutually and infinitely educational.
Saha gezisini çok eğitici buldum.
- I found the field trip very educational.
Televizyon önemli bir kültür kaynağı olabilir, ve eğitim yayınlarına birçok okulda değer verilmektedir.
- Television could be an important source of culture, and its educational broadcasts are valued in many schools.
En sevdiğiniz TV eğitim programı nedir?
- What's your favorite educational TV program?
Amacımız öncelikle eğitimle ilgili.
- Our goal is primarily educational.