O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.
- That's the computer he used to write the article.
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
- I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.
- Give me some paper to write on.
Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın.
- Don't write in library books.
Visual Basic ile programlar yazabiliyorum.
- I can write programs in Visual Basic.
Lütfen bir dolmakalem ile yaz.
- Please write with a pen.
Ann, şiir yazmayı sever.
- Ann likes to write poems.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
- You must not write a letter with a pencil.
Annem mektup yazmaktan nefret eder.
- My mother hates to write letters.
Ben bir mektup yazmak zorundayım.
- I have to write a letter.