peşine

listen to the pronunciation of peşine
التركية - الإنجليزية
to advance
peşine düşmek
1. to follow (someone) around. 2. to follow (someone) around (in the hope of obtaining something from him). 3. to try to obtain (something); to try to get (something) done
peşine düşmek
hunt down
peşine düşmek
to pursueto gve chase, to chase
peşine takmak
to bring (someone) along with one; to cause (someone) to follow one
peşine takılan kimse
tail
peşine takılmak
to tail after, to tag along
peşine takılmak
follow about
peşine takılmak
to follow along after (someone), follow (someone) around
peşine takılmak
tail
peşi peşine
One after another
peş
space behind
peşine düşmek
(Matbaacılık, Basımcılık) offset
peşine düşmek
give chase
peşine düşmek
chase
peşine düşmek
pursue
grubun peşine takılan kız
groupie
peş
(kumaş) gore
peş
behind

Tom followed behind Mary, carrying two suitcases. - Tom iki valiz taşıyarak Mary'nin peşinden gitti.

Tom followed behind Mary. - Tom Mary'nin peşini bırakmadı.

peş
gusset
peş
space behind, the back
peş
gore
peşine düşmek
go in search of
peşine
المفضلات