O, sigarayı bırakmak için söz verdi. - He vowed to give up smoking.
Tom yerel doğal yaşamı korumak için gücü dahilinde her şeyi yapmaya söz verdi. - Tom vowed to do everything within his power to protect the local wildlife.
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف past participle of vow في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.