past of suspend

listen to the pronunciation of past of suspend
الإنجليزية - التركية

تعريف past of suspend في الإنجليزية التركية القاموس.

suspended
(Tıp) Askıda, muallata
suspended
(İnşaat) askıda

Senin lisansın hala askıda, değil mi? - Your license is still suspended, isn't it?

Benim lisansım hâlâ askıda. - My license is still suspended.

suspended
askıda duran
suspended
{f} askıya al

Bir müddet sonra Twitter hesabımın askıya alındığını gördüm. - I saw my Twitter account suspended after a while.

Çok kişiye istenmeyen e posta gönderdiğim için Twitter hesabım askıya alındı. - My Twitter account is suspended because of spamming.

suspended
Asılı, askıda; muallakta
suspended
askıya alınmış

Yüksek düzeydekilerin emirlerine itaat ederken zihinsel gücüm askıya alınmış canlandırmada kaldı. Bu, orduda herkeste karakteristiktir. - My mental faculties remained in suspended animation while I obeyed the orders of the higher-ups. This is typical with everyone in the military.

Kazaya neden olan sürücü, askıya alınmış bir ehliyetle araba kullanıyordu. - The driver who caused the accident was driving with a suspended license.

suspended
(Elbise) Askılı
suspended
(deyim) (Ceza) uzaklaştırılmış
suspended
{s} geçici olarak durmuş
suspended
{s} ara verilmiş
suspended
{s} uzaklaştırılmış
suspended
{s} ertelenmiş

Tom'a altı ay ertelenmiş hapis cezası verildi. - Tom was given a six-month suspended sentence.

suspended
{s} asılı

Dünya sadece uzayda asılı duran bir küredir. - The earth is just a sphere suspended in space.

suspended
{s} asma

Dairemde asma tavan var. - My apartment has a suspended ceiling.

suspended
{s} asılmış
suspended
{s} görevden alınmış
الإنجليزية - الإنجليزية
suspended
past of suspend

    الواصلة

    past of sus·pend

    التركية النطق

    päst ıv sıspend

    النطق

    /ˈpast əv səˈspend/ /ˈpæst əv səˈspɛnd/
المفضلات