Emirlerime itaat etmemeye cesaret etti. - He dared not to obey my order.
Emirlerime itaat etmemeye cesaret etti.
He dared not to obey my order.
Onunla konuşmaya asla cesaret etmedim. - I have never dared to speak to her.
Onunla konuşmaya asla cesaret etmedim.
I have never dared to speak to her.