They failed to repulse our attack.
- Saldırılarımızı püskürtmeyi başaramadılar.
The eruption seems to be waning.
- Püskürme azalıyor gibi görünüyor.
The volcano erupts at regular intervals.
- Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
Tom grabbed a fire extinguisher and started spraying.
- Tom bir yangın söndürücü kaptı ve püskürtmeye başladı.
Tom grabbed a fire extinguisher and started spraying.
- Tom bir yangın söndürücü kaptı ve püskürtmeye başladı.