Durmadan masum olduğunu söyledi.
- She repeatedly said that she was innocent.
Tom o suçlamaları tekrar tekrar reddetti.
- Tom has repeatedly denied those charges.
Tom tekrar tekrar Mary'ye yumruk attı.
- Tom punched Mary repeatedly.
Sana defalarca böyle yapmamanı rica ettim.
- I've asked you repeatedly not to do that.
Kurban katil tarafından defalarca bıçaklandı.
- The victim was stabbed repeatedly by the killer.