O seçkin bir şairdir.
- She is an outstanding poet.
Tom seçkin bir iş yaptı.
- Tom did an outstanding job.
Ichiro olağanüstü bir beyzbol oyuncusu.
- Ichiro is an outstanding baseball player.
Maria olağanüstü bir mayonez yapar.
- Maria makes an outstanding mayonnaise.
Onun matematikteki yeteneği çok iyi.
- His ability in mathematics is outstanding.
Yalnızlık tüm göze çarpan insanların kaderidir.
- Loneliness is the fate of all outstanding people.
10 dolarlık ödenmemiş bir borcum var.
- I have an outstanding debt of 10 dollars.
... cannot depend are outstanding military ...
... So I'm really hoping there are some outstanding ...