Köşe başındaki ev bizim.
- The house on the corner is ours.
Bay Tanaka bizim arkadaşımızdır.
- Mr Tanaka is a friend of ours.
Biz genellikle, bizimkinin aslında trajik bir çağ olduğunun söylenildiğini duyuyoruz.
- We often hear it said that ours is essentially a tragic age.
Onların arabası bizimkini solladı.
- Their car overtook ours.
Başkalarının hataları işaret edildiğinde bu hoşumuza gider, fakat bizimkiler işaret edildiğinde değil.
- We like it when others' mistakes are pointed out, but not when ours are.
Bu açgözlü piçlerin bizimkileri almalarına izin veremeyiz.
- We can't let these greedy bastards take what is ours.
... want to be here. Canada's tax rate on companies is now 15 percent. Ours is 35 percent. So ...
... and it's ours who don't provide them with those opportunities so they can ...