ortalaması

listen to the pronunciation of ortalaması
التركية - الإنجليزية
(Bilgisayar) average of
ortalama
mean

Tom doesn't have a mean bone in his body. - Tom bedeninde ortalama bir kemiğe sahip değil.

ortalama
average

She earns on average ten pounds a week. - O, bir haftada ortalama 10 pound kazanır.

He will get an average mark at best. - En iyi halde ortalama bir not alacak.

ortalama
(Ticaret) fair
ortalama
par

During one session of the Duma, the lower house of the Russian parliament, an average of eight laws are adopted. - Rus parlamentosunun alt kanadı olan Dumanın bir oturumunda ortalama sekiz kanun kabul edilir.

ortalama
centering
ortalama
cross-section
ortalama
(Denizbilim) avarage
ortalama
(deyim) fair-to-middling
ortalama
on an average

On an average how many miles do you walk a day? - Ortalama olarak günde kaç mil yürüyorsunuz?

On an average, I go to the movies twice a month. - Ortalama olarak ayda iki kez sinemaya giderim.

ortalama
common
ortalama
(Bilgisayar) avg
ortalama
approximate

The Astronomical Unit (AU) is defined as the average distance between the Earth and the Sun. It is approximately 150 million km (93 million miles). - Astronomik Birim Dünya ve Güneş arasındaki ortalama mesafe olarak tanımlanır.Bu yaklaşık 150 milyon kilometredir.

ortalama
in average
puan ortalaması
point average
topluluk ortalaması
(Bilgisayar) ensemble averaging
ortalama
more or less
not ortalaması
(Eğitim) gpa. grade points average
envanter ortalaması
(Ticaret) average inventory
ortalama
medium
ortalama
fair average
ortalama
(dividing something) straight down the middle
ortalama
center alignment , mean , average
ortalama
(an) average, (a) mean
ortalama
medium, average
ortalama
normal
ortalama
medial
ortalama
equated
ortalama
average, mean
yıl sonu ortalaması
(Eğitim) year-end average
التركية - التركية

تعريف ortalaması في التركية التركية القاموس.

Ortalama
(Hukuk) VASATİ
Ortalama
averaj
ortalama
Orta yerinden
ortalama
Orta yerinden. İki karşıt düşünce arasında olan, yaklaşık
ortalama
Ortalamak işi
ortalama
İki karşıt düşünce arasında olan, yaklaşık
ortalama
Ortalamak işi. İki veya ikiden artık nicelik toplamının, bu niceliklerin sayısına bölünmesinden çıkan (sayı), vasati: "Ortalama bir hesapla doksan yıllık bir ev demektir."- M. Ş. Esendal
ortalama
İki veya ikiden artık nicelik toplamının, bu niceliklerin sayısına bölünmesinden çıkan (sayı), vasatî
ortalaması
المفضلات