ortadan kaldırmak

listen to the pronunciation of ortadan kaldırmak
التركية - الإنجليزية
annihilate

Bush didn't send troops to annihilate other countries. - Bush diğer ülkeleri ortadan kaldırmak için askeri birlikleri göndermedi.

clear away
take away
extinguish
put away
raze
abolish

If God really existed, it would be necessary to abolish him. - Eğer tanrı gerkçekten var olsaydı, onu ortadan kaldırmak gerekli olabilirdi.

blot out
suppress
make away with
sweep
kill
hide from view
iron out
(büyü ile) charm away
remove

Just to remove any doubt, I no longer live with my parents. - Sadece herhangi bir şüpheyi ortadan kaldırmak için, artık ailemle birlikte yaşıyorum.

1. to hide, put (something) out of sight. 2. to eliminate, eradicate, do away with, remove, abolish. 3. slang to kill, rub out, do away with, make away with, put away, remove
a) to remove, to put away, to clear away b) to wipe sth out c) to kill
sweep away
clear off
do away with

We must make every effort to do away with all discrimination. - Tüm ayrımcılığı ortadan kaldırmak için her türlü çabayı sarf etmeliyiz.

put out of sight
dispose
wipe something out
stamp out
pick up
resolve
destroy
get rid of
work off
put up
rule out
(deyim) keep clear of
prescind
abate
wipe
lift
tuck away
put sb out of the way
to eliminate
ortadan kaldırma
{i} disposal
ortadan kaldırma
annihilation
ortadan kaldırma
{i} effacement
ortadan kaldırma
(Ticaret) remove

I tried to remove all doubt. - Tüm şüpheleri ortadan kaldırmaya çalıştım.

Just to remove any doubt, I no longer live with my parents. - Sadece herhangi bir şüpheyi ortadan kaldırmak için, artık ailemle birlikte yaşıyorum.

ortadan kaldırma
(Jeoloji) dispose

Fadil tried to dispose of the body. - Fadıl cesedi ortadan kaldırmaya çalıştı.

Fadil forced Layla to help dispose of Rami's body. - Fadıl, Leyla'yı Rami'nin cesedini ortadan kaldırmaya zorladı.

ortadan kaldırma
overcome
ortadan kaldırma
killing
ortadan kaldırma
{i} removal
ortadan kaldırma
abolition
bürokratik engelleri ortadan kaldırmak
debureaucratize
gizlice ortadan kaldırmak
spirit off
gizlice ortadan kaldırmak
spirit away
ortadan kaldırma
extinction
vücutunu ortadan kaldırmak
to kill
التركية - التركية
(Hukuk) LAĞVETMEK
ilga etmek
ortadan kaldırmak
المفضلات