I'm going to join the school orchestra.
- Okul orkestrasına katılacağım.
In the year 1808, he directed an orchestra in Bamberg.
- 1808yılında Bamberg'te bir orkestra yönetti.
Tom plays clarinet in the school band.
- Tom okul orkestrasında klarnet çalar.
I heard Tom playing drums with his band yesterday.
- Tom'un dün kendi orkestrasıyla davul çaldığını duydum.
A conductor directs an orchestra.
- Bir orkestra şefi bir orkestrayı yönetir.
This famous conductor lives in New York.
- Bu ünlü orkestra şefi New York'ta yaşıyor.