Sen çok açık fikirli olmak zorundasın.
- You have to have a very open mind.
Tom, her zaman açık fikirli olmaya çalışıyor.
- Tom always tries to keep an open mind.
Bana gelince, uluslar arası klas bir insan olmaya çabalamak yerine, açık fikirli bir dünya insanı olmak istiyorum.
- As for me, instead of trying to be a cool, international man, I would like to be an open-minded earth person.
Tom'un açık fikirli olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is open-minded.
Ben çok açık görüşlüyüm.
- I'm very open-minded.
Tom çok açık görüşlü.
- Tom is very open-minded.
yeniliklere açık bir kişidir.