one who works in lead; esp

listen to the pronunciation of one who works in lead; esp
الإنجليزية - التركية

تعريف one who works in lead; esp في الإنجليزية التركية القاموس.

plumber
{i} su tesisatçısı

Su tesisatçısı suyu borudan dışarı pompaladı. - The plumber pumped the water out of the pipe.

plumber
{i} tesisatçı

Boruyu tamir edemezsen, bir tesisatçı aramak zorunda kalacağız. - If you can't fix the pipe, we'll have to call a plumber.

Tom'a senin iyi bir tesisatçı olduğunu söyledim. - I told Tom you were a good plumber.

plumber
{i} tenekeci
plumber
(Askeri) KURŞUN MALZEME USTASI: Kurşun malzeme imalatında ve bu malzemeye ait onarım işlerinde çalışan usta
plumber
{i} lehimci
plumber
{i} (sıhhi) tesisatçı
plumber
su döşemecisi
plumber
boru tamircisi
plumber
muslukçu
plumber
su tamircisi
الإنجليزية - الإنجليزية
plumber
one who works in lead; esp
المفضلات