one who smuggles things

listen to the pronunciation of one who smuggles things
الإنجليزية - التركية

تعريف one who smuggles things في الإنجليزية التركية القاموس.

smuggler
kaçakçı

Kasaba halkı kaçakçıların ne olduğunu hakkında şaşılacak derecede toydu. - The townspeople were astonishingly naive about what the smugglers were.

Kaçakçı olduğunu biliyordum. - I knew you were a smuggler.

smuggler
{i} gümrük kaçakçısı
الإنجليزية - الإنجليزية
smuggler
One who smuggles
smuggler