one who is at the head of a society, the first magistrate of the united states

listen to the pronunciation of one who is at the head of a society, the first magistrate of the united states
الإنجليزية - التركية

تعريف one who is at the head of a society, the first magistrate of the united states في الإنجليزية التركية القاموس.

president
reisicumhur
president
başkan

O, nihayet IBM'in başkanı oldu. - He finally became the president of IBM.

Fransa Başkanı, Okinawa'yı ziyaret etti. - The President of France visited Okinawa.

president
rektör
president
cumhurbaşkanı

Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilir. - The president of the republic is chosen by the people.

Geçen yıl Cumhurbaşkanı ile tokalaştığımı asla unutmayacağım. - I'll never forget shaking the President's hand last year.

president
sadır
president
şef
president
{i} genel müdür

Genel müdür ofisin dışındaki protestocuları görmezden geldi. - The president ignored the protesters outside his office.

O, bankanın genel müdürüdür. - He's the president of the bank.

president
(Askeri) BAŞKAN: Bir kurul veya mahkemede başkan durumundaki kimse
president
{i} devlet başkanı

İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler. - The people were in a line to get the signature of the president.

Devlet Başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar. - The President's guards are stationed in front of the entrance.

الإنجليزية - الإنجليزية
{n} president
one who is at the head of a society, the first magistrate of the united states

    الواصلة

    one who I·s at the head of a society, the first mag·is·trate of the u·ni·ted States

    النطق

المفضلات