الإنجليزية - التركية
تعريف one who dispatches (something) في الإنجليزية التركية القاموس.
- dispatcher
- dispeçer
- dispatcher
- sevk memuru
- dispatcher
- sevk eden
- dispatcher
- GRUP BA$I
- dispatcher
- {i} üretim plânlama şefi
- dispatcher
- (Askeri) 2: ARAÇ KAYIT VE SEVK MEMURU: Karayollarında, ulaştırma vasıtalarının hareketini düzenleyen ve idare eden memur
- dispatcher
- {i} hareket memuru
Tom bir hareket memuru olarak çalışıyor.
-Tom is working as a dispatcher.
Tom bir hareket memuru olarak çalışıyor.
-Tom has been working as a dispatcher.
- dispatcher
- İşlemci Zamanlayıcısı
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف one who dispatches (something) في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- dispatcher
- One who dispatches
- dispatcher
المصطلحات ذات الصلة
one who dispatches (something)
Resimler
المفضلات