one who, or that which, supports; as, oxygen is a supporter of life

listen to the pronunciation of one who, or that which, supports; as, oxygen is a supporter of life
الإنجليزية - التركية

تعريف one who, or that which, supports; as, oxygen is a supporter of life في الإنجليزية التركية القاموس.

supporter
taraftar

Taraftarları korkuyorlardı. - His supporters were afraid.

Başkan tarafından yapılan konuşma taraftarlarını mutlu etti. - The speech made by the president yesterday delighted his supporters.

supporter
{i} destekçi

Senin babanın arkadaşları onun tek destekçileri değil. - Your father's friends aren't his only supporters.

Sadece Esperantist'ler değil fakat aynı zamanda Esperanto destekçileri de kongreye katılabilirler. - Not only Esperantists, but also supporters of Esperanto may participate in the Congress.

supporter
savunucu
supporter
lehtar
supporter
süspansüvar
supporter
{i} bileklik
supporter
{i} destek olan kimse
supporter
{i} destek

Senin babanın arkadaşları onun tek destekçileri değil. - Your father's friends aren't his only supporters.

Sadece Esperantist'ler değil fakat aynı zamanda Esperanto destekçileri de kongreye katılabilirler. - Not only Esperantists, but also supporters of Esperanto may participate in the Congress.

supporter
{i} lehdar
supporter
{i} sponsor
supporter
{i} haya bağı
supporter
{i} suspansuvar
supporter
{i} korse
supporter
{i} arka

Arkasında zengin bir destekleyicisi var. - He has a wealthy supporter behind him.

Senin babanın arkadaşları onun tek destekçileri değil. - Your father's friends aren't his only supporters.

supporter
{i} arka çıkan kimse
supporter
{i} (birini/bir şeyi) destekleyen kimse, destekçi; taraftar
supporter
{i} yardımcı
الإنجليزية - الإنجليزية
supporter
one who, or that which, supports; as, oxygen is a supporter of life

    الواصلة

    one who, or that which, supports; as, o·xy·gen I·s a sup·port·er of life

    النطق

المفضلات