one who, or that which, lights; as, a lighter of lamps

listen to the pronunciation of one who, or that which, lights; as, a lighter of lamps
الإنجليزية - التركية

تعريف one who, or that which, lights; as, a lighter of lamps في الإنجليزية التركية القاموس.

lighter
{i} çakmak

Tom cebinden bir çakmak çıkarttı. - Tom pulled a cigarette lighter from his pocket.

O, bir çakmakla oynuyordu. - He was playing with a lighter.

lighter
{i} yakıcı alet; tutuşturucu şey
lighter
tutuşturucu
lighter
(Askeri) tombaz
lighter
(Askeri) mavuna
lighter
yakıcı aygıt
lighter
alışkan
lighter
mavnaya yükleme
lighter
cigarette lighter çakmak
lighter
{i} mavna, salapurya, layter
lighter
{i} yakan kimse
lighter
mavna/çakmak
lighter
{i} salapurya
lighter
lighteragemavna ücreti
lighter
(Askeri) LAYTER: Gemilerden kıyı hattına ve, bazı hallerde, kıyı hattı ötesine boşaltılan personel ve yükün taşındığı taşıma vasıtası
lighter
{i} mavna
lighter
tutuşturucu şey
lighter
mavna ile yük taşımak
الإنجليزية - الإنجليزية
lighter
one who, or that which, lights; as, a lighter of lamps
المفضلات