Okul festivalini başarılı yapmak için birbirlerine yardımcı oldular.
- They helped one another to make the school festival a success.
Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
- All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
Birbirimize yardım etmek bizim görevimizdir.
- It is our duty to help one another.
Biz birbirimizi anlamaya çalışmalıyız.
- We should try to understand one another.
İki insan birbirlerini mükemmel şekilde anlıyorlardı, ve birbirlerinin güçlü niteliklerine karşılıklı saygıları vardı.
- The two men understood one another perfectly, and had a mutual respect for each other's strong qualities.
İnsanlar birbirlerini sevmeliler.
- People should love one another.
Newton'un yer çekimi kanunu organların birbirini çekme tarzıyla ilgili birçok bilimsel deney ve gözlemlere dayalı matematiksel bir anlatımdır.
- Newton's law of gravity is a mathematical description of the way bodies are observed to attract one another, based on many scientific experiments and observations.
Odadakilerin hepsi birbirini tanır.
- The people in the room all know one another.
Tom ve Mary birbirine bağlıdır.
- Tom and Mary depended on one another.
Dünyada yaşayan her şey birbirine bağlıdır.
- All living things on earth depend one another.
Rainy days seemed to follow one another all summer.