Onun ayrıca çok sayıda işçiye ihtiyacı var.
- He also needs many workers.
İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.
- Many of the workers died of hunger.
Asya'da bir sürü insan vardır.
- There are many people in Asia.
Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor.
- Many people worry about paying their bills.
Onun bir sürü erkek arkadaşı var.
- She has too many boyfriends.
Bir kadın erkeksiz bir şey değildir.
- A woman without a man is nothing.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Konserde çok fazla kişi vardı.
- There were too many people at the concert.
Polis bir adamla sokakta konuştu.
- The policeman spoke to a man on the street.
Sağlıklı olan adam sağlığın değerini bilmez.
- A healthy man does not know the value of health.
Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.
Uzun yıllar, Pluto, bizim güneş sistemimizin dokuzuncu gezegeni olarak kabul edildi.
- For many years, Pluto was considered to be the ninth planet in our solar system.