on; used in all the senses of that word, with which it is interchangeable

listen to the pronunciation of on; used in all the senses of that word, with which it is interchangeable
الإنجليزية - التركية

تعريف on; used in all the senses of that word, with which it is interchangeable في الإنجليزية التركية القاموس.

upon
{e} üzerine

Sendika üzerine yaptırımlar uygulanması uygunsuz. - It is improper to impose sanctions upon the union.

Yağmur ormanın üzerine sessizce düştü. - The rain fell soundlessly upon the jungle.

upon
tier upon tier tabaka tabaka
upon
sıra sıra
upon
{e} bak. on
upon
upon my word vallahi
upon
Hay Allah
upon
upon üzerinde
upon
üzerinde

Odaya girmesiyle beraber, masanın üzerinde bir mum yandığını fark etmesi bir oldu. Mumun daha önce orada olmadığını hatırlıyordu. - Upon entering the room, he noticed that a candle burned on the desk. He remembered that the candle had not been there before.

Keşke dürtülerim üzerinde hareket etme cesaretim olsa. - I only wish I had the courage to act upon my impulses.

upon
alimallah
upon
hususunda

Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexander Lukashenko Alexei Dudarev'i doğum günü hususunda tebrik etti. - Belarusian President Alexander Lukashenko congratulated Alexei Dudarev upon his birthday.

upon
şartıyle
الإنجليزية - الإنجليزية
upon
on; used in all the senses of that word, with which it is interchangeable

    الواصلة

    on; used in all the senses of that word, with which it I·s in·ter·change·a·ble

    النطق

المفضلات