Kutunun üzerine bir şey koymayın.
- Don't put anything on top of the box.
Uçuş görevlisi yanlışlıkla Tom'un üzerine biraz sıcak kahve döktü.
- The flight attendant accidentally spilled some hot coffee on Tom.
Bir ev, çimentodan yapılmış sağlam bir temel üstüne inşa edilmiştir.
- A house is built on top of a solid foundation of cement.
Bu kitabı diğerlerinin üstüne koy.
- Put this book on top of the others.
Let's go on to item 3 in the list.