He could not refrain from smiling, though with a slight sense of guilt.
- Hafif bir suçluluk duygusu olsa da o kendini gülmekten alamadı.
Even though he is my neighbour, I did not know him well.
- Komşum olsa da onu iyi tanımıyordum.
The chocolate cake tempted her even though she was dieting.
- O diyette olsa da çikolatalı kek onu cezbetti.
Even though he is my neighbour, I did not know him well.
- Komşum olsa da onu iyi tanımıyordum.