olabilir

listen to the pronunciation of olabilir
التركية - الإنجليزية
possible

For him it may be possible, but I'd never pass the test. - Onun için mümkün olabilir fakat ben testi asla geçemezdim.

If every user added twenty a day to Tatoeba, it might be possible to reach one million sentences by Christmas. - Eğer her kullanıcı Tatoeba'ya günde yirmi ilave yaparsa, Noel'e kadar bir milyon cümleye ulaşmak mümkün olabilir.

possibly

What he said could possibly be true. - Söylediği muhtemelen doğru olabilirdi.

Can you possibly help me? - Belki bana yardımcı olabilirsiniz?

(deyim) on the cards
inposse
mayhap
maybe

I think that maybe Tom and I could be friends. - Sanıyorum, belki de Tom ve ben arkadaş olabiliriz.

Maybe you can help me. - Belki bana yardımcı olabilirsin.

possible; maybe
I don't care if I do
calculable
may be

There may be thieves, fakers, perverts or killers in social networks. For your security, you shouldn't believe them. - Sosyal ağlarda hırsızlar, sahteciler, sapıklar veya katiller olabilir. Güvenliğiniz için, onlara inanmamalısınız.

There may be a killer who looks harmless in any social network. - Sosyal ağlarda zararsız bir kişi gibi görünen bir katil olabilir.

can be

There can be walls without a roof, but no roof without walls. - Çatısız duvarlar olabilir ama duvarlar olmadan çatı olmaz.

Lunar eclipses can be total or partial. - Güneş tutulmaları tam ya da bölümlü olabilir.

olabilir ki
it may be that
olmasa da olabilir
dispensable
ol
be
ol
became
ol
are
ol
is
ol
was
ol
were
ol
for
ol
come about
ol
grew into
ol
been of
ol
be of
ol
been
ol
become
ol
to be
ol
{f} happening
ol
am
ol
being
ol
happen
ol
grow into
ol
{f} becoming
yardımcı olabilir miyim
Can I help you? May I help you?
bana yardımcı olabilir misiniz
Would you assist me
daha iyi olabilir
improvable
dava konusu olabilir
litigious
dava konusu olabilir
actionable
emekli olabilir
pensionable
haber olabilir
newsworthy
hatalı olabilir
fallible
ne olabilir
What is that supposed to be
ol
that; those
ol
archaic
ol
he; she; it
ol
befall
ol
betide
ol
olive
ol
befallen
ol
befell
rektifiye olabilir
can be regrinded at
sıvı olabilir
liquescent
tehlikeli olabilir
It may be dangerous
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف olabilir في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

OL
my wife, my girlfriend, my mother (Internet abbreviation)
ol
Oliver's List of Newton Easter Eggs http: //www geocities com/SiliconValley/Bay/4931/index html
ol
Ordered List The Ordered List element represents a list of items sorted by sequence or order of importance Typical remdering is a numbered list of items
ol
OFFICE LIGHT DISTRICT
ol
on the label
ol
{ font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 10pt; margin-top: auto; margin-bottom: auto; color: #000000} The OL tag style creates a default look for an orderedlist in the HTML file item one item two
ol
A suffix denoting that the substance in the name of which it appears belongs to the series of alcohols or hydroxyl derivatives, as carbinol, glycerol, etc
ol
Operating loans, farm
ol
Overall Length
ol
orienting line
التركية - التركية
Gerçekleşme imkânı bulunan, olur, mümkün, kabil
olur
OL
(Hukuk) O
ol
O gösterme sıfatı
ol
O gösterme sıfatı: "Dedi gördüm ol habibin aneasın"- Süleyman Çelebi. O gösterme zamiri
الإنجليزية - التركية

تعريف olabilir في الإنجليزية التركية القاموس.

OL
(Askeri) çalıştırma mahalli (operating location)
olabilir
المفضلات