İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
Sizin başarınız daha çok sizin yöneticinizin ve bürodaki diğer insanların sizi nasıl algıladığına bağlıdır.
- Your success depends a lot on how your manager and other people in the office perceive you.
Onun ofisini bulmak kolaydı.
- Finding his office was easy.
Onun ofisini bulmak kolaydı.
- Finding her office was easy.
John Adams, 1797 yılında göreve başladı.
- John Adams took office in 1797.
Bana ofisi temizleme görevi verildi.
- I was given the task of cleaning the office.
Yarın yazıhanene gelebilir miyim?
- Can I come to your office tomorrow?
Patron, yazıhanenin üzerindeki balkonda işçileri gözleyerek gezindi.
- The boss strolled around the balcony above the office, observing the workers.
Ofisimde ilgilenecek önemli bir işim var.
- I have an important business to attend to in my office.
Patron, yazıhanenin üzerindeki balkonda işçileri gözleyerek gezindi.
- The boss strolled around the balcony above the office, observing the workers.
O, sosyal hizmetler müdürlüğünde çalışıyor.
- He works at the welfare office.
İş yerim Starbucks'a yakın.
- My office is near Starbucks.
A short passage, bare planked and dusty, led to the kitchen and offices.
there I readily engaged in the office of pointing out to my friend the certain evils of such a choice.
... My name is Michael Ernst, I'm with USA Office of US Foreign ...