Onları gücendirmek istemedim.
- I didn't mean to offend them.
Tom'un niyeti Mary'yi gücendirmek değildi.
- Tom didn't mean to offend Mary.
Onları rencide etmek istemiyorum.
- I don't want to offend them.
Onu rencide etmek istemiyorum.
- I don't want to offend him.
Üzgünüm, seni kırmak istemedim.
- I'm sorry, I didn't mean to offend you.
Tom'u incitmek için herhangi bir nedenim yoktu.
- I never had any reason to offend Tom.
Seni incitmek istemedim.
- I didn't mean to offend you.
Tom, Mary'yi rahatsız etmek istemedi.
- Tom didn't want to offend Mary.
Kimseyi rahatsız etmek istemedim.
- I didn't mean to offend anyone.
Seni incitecek bir şey mi yaptım?
- Did I do something to offend you?
Seni incitmek istemedim.
- I didn't mean to offend you.
Seni küstürmek için ne yaptığımdan emin değilim.
- I'm not sure what I've done to offend you.
Strong light offends the eye.
If thine eye offend thee, pluck it out..
Physically enjoyable frivolity can still offend the conscience.
Don't worry. I don't offend easily.