Birini ben aldım, diğer elmaları ise küçük kız kardeşime verdim.
- I took one, and gave the other apples to my little sister.
Bu kitabı okumak üç günümü aldı.
- It took me three days to read through this book.
Tüm oturma yerleri tutulmuş.
- All the seating areas are taken.
Tüm iyi koltuklar çoktan alınmıştır.
- All the good seats are already taken.
King'in araştırmalarında aktarılan veriler, UNESCO'nun 1970 dünya nüfusundaki beyaz sayfasından alınmıştır.
- The data cited in King's research is taken from UNESCO's 1970 white paper on world population.
... no, take it all off. ...
... backend the way Ev could. Ev could refactor his code altogether, take it offline for two ...