of show

listen to the pronunciation of of show
الإنجليزية - التركية

تعريف of show في الإنجليزية التركية القاموس.

shown
gösterilen

Bu hafta gösterilen iyi filmler var mı? - Are there any good movies being shown this week?

Her nasılsa, Japon lisem hakkında en fazla fark ettiğim şey öğrenciler tarafından öğretmenlerine gösterilen büyük saygıydı. - What I most noticed about my Japanese high school, however, was the great respect shown by students toward their teachers.

shown
{f} göster

Saldırı videoda gösterildi. - The attack was shown on video.

Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu. - In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.

of her
onanma
of something
biraz
of us
bizin
of this
bunun

Tom ve Mary, bununla ilgili ne yapacaklarından pek emin değildir. - Tom and Mary aren't quite sure what to make of this.

Bununla ilgili öğretmenini bilgilendirdin mi? - Did you inform your teacher of this?

of you
senin

Bu da seninle ilgili gerçek. - This is true of you, too.

Senin yaşında bir oğlu var. - He has a son of your age.

shown
show görün/göster
shown
f., bak. show
الإنجليزية - الإنجليزية
shown
Of this
hereof
of show

    التركية النطق

    ıv şō

    النطق

    /əv ˈsʜō/ /əv ˈʃoʊ/

    فيديوهات

    ... Show me pictures of the Santa Cruz Boardwalk. ...
    ... show you phones in a second as well. But before we do, I want to show you that in addition ...
المفضلات